BANA İNÂT:











İnat
her zaman haklıyım sanma
bencilliğin sonu yok,
susmayı hiç bilmiyorsun
öğüdü tutmuyorsun
bilmem ki, ne sanıyorsun
inadın lüzumu yok
biraz alttan sen alıver
kibirin gereği yok
suç varsa affediver
gurura zamanın yok
dünya gelip geçiverir
sevdiklerin gidiverir
pişman olsan birgün gelir
zamanın dönüşü yok...



İnadım İnat

 

Seni üzme fikri aklımdan geçmez
Bu kalp seni sever başka şey bilmez
Bir söz verdiğin de geriye dönmez
Buradayım canım inadım inat

Senin yanındayım gitmem bir yere
Karşıma çıksa da geçilmez dere
Bırakıpta gitmem ben göre göre
Kalıyorum canım inadım inat

Değerlisin canım sen benim için
Ağlama ne olur vefasız için
Yansa da yüreğim hep için için
Gülüyorum canım inadım inat

Başın sıkışırsa ben yanındayım
Gözlerini kapat bak canındayım
Ellerini uzat bak buradayım
Yanımdayım canım inadım inat

Gerçek sevgi budur herkes öğrensin
Fazla bulan varsa bana göndersin
İhtiyacı olan gelsin istesin
Seviyorum canım inadım inat





Bana İnat

 

Kendime güldüm
Dün gece yüreğimi dinledim
Acı acı gülümsedim
Bunca yıldır o kadar
Sus yüreğim sus dedim
Tel örgüyle ördüm
Kışlara dayansın diye,tadilatlar yaptım
Kilitler vurdum anahtarı attım
Dönüp yüreğime baktım
Bunca yıl sonrası
O kadar sus yüreğim sus
Demişim ki
Garibim sevmeyi bilmiş unutmuş
Kendime güldüm, inanın
Söz hakkı vermediğim yüreğim
Dün gece konuştu
Sustum Yaşamadım, Yaşatmadın
Şimdi eşikte aşk var
Bunca yılın acısı çıkacak
Sana inat
Sevmeyi unutturdun
Aşkı yaşatmayacağım
Yüreğimi kapayacağım..
 
 
 





İnat

Bir inat uğruna
Yıktık her şeyi
Gönlümde bitirdin
Aşkı neşeyi

Sen sağdan ben soldan
Döndük köşeyi
Gönlümüzde bitirdik
Güzel olan her şeyi

Böyle olmalımıydı
Güller solmalımıydı
Aşkım ellere kalmalımıydı
Bir inat uğruna
 
 
 
 
 
 
 

 

 

 

 

Sana inat

 
Gelmediğin yerlerde senin
Bende olmayacağım
Bu yüzden yas tutmayacak
Duygularım hüzünden
Umursanmadığım bu günümde
Uzaklarda olacağım
Bir çift göz çakılı kalmayacak
O yamacın eteklerine
Gelebilme ihtimalini
Hiç var saymayacağım
Çünki bu sıralar vefasız
O diyarda olmayacağım
Pencerelere çıkmayıp
Kapıların açılmadığını ilk kez
Böylesine önemsemiyeceğim
Kaçarcasına o yerlerden
Neden gittiğimi
Gelmeyeceğine
Katlanamayacağımdan değilde
Uyduruk bir bahane bulup
Kendime yalanlayacağım
 

 

 

 

Sensizliğe İnat

Ey gökyüzü boşalt bulutlarla gözyaşlarını,
Donmuş vicdanlara, taşlaşmış kalplere,
Karışsın gözlerimden akan yaşlar, sele
dönüşsün ,
Kaybolmuş gecelerin ıssız sokaklarında…

Ben sensizliğin koynunda büyürken yavaş yavaş,
Umutlarımı ektim sevda tarlalarına bitimsiz,
Açılmayı bekleyen tomurcuk misali savunmasız,
Gözyaşlarımla suluyorum lacivert zindanlarda…

Gökyüzünün son yıldızları sönmek üzere birer birer,
Gece
yeni güne doğmanın sancısı içinde,
Acıların kaybolmasını ummaktayım
Kıyamet öncesi sunulmuş son bir
güzellikte

Acının çoğalttığı hüzünler içinde boğuşurken,
Kırılgan, parçalanmış yaralı bu yürekle,
Yeni güne umut fidanlarıyla uyanmaktayım,
Sensiz geçen uykusuz gecelerin sabahlarında…


 

 

 

İnat

Yağmur eşit yağar,adil dökülür,
Toprak kucak açar,taş inat eder..
Dizde derman kalmaz belde bükülür,
Gönül hiç kocamaz baş inat eder..

Istırap avcisi,ağ gibi ömrüm,
Kurt sürüsü girmiş bağ gibi ömrüm
Rakımı sekiz bin dağ gibi ömrüm
Bahar nasıl gelsin,kış inat eder..

İlk bakışta göze çarpan zarardır,
Lakin tecrübesi hayata kardır
Dolu yüreklerde sukunet vardır
Kuru gürültüye boş inat eder..

Sentezi aşıka düzdür yokuşlar,
Maşukun yolunda donmuş bakışlar,
Güze doğru göçer, yaylacı kuşlar
Karga,serce adlı kuş inat eder,
 
 

 

 

 

Inat Etme

 
Inat etme, korkularla yasarsin,
Inat etme, sende yalniz kalirsin,
Inat etme, camli odalardan bakarsin,
Inat etme, isyan edersin.

Korkularla
yasama , hep kendin ol,
Iste ozaman olur sansin bol,
Yürürsün arkanda kalir bir yalan yol,
Inat etme, düsecegin yer karakol.

Sonsuzluk içinde yasarim saniyorsun,
Bilesin ey sevdigim, yaniliyorsun,
Üç günlük dünyada yasiyorsun,
Inat etme iste, bosu bosuna üzülüyorsun.

 

 

 

 

Sana inat…

 
Sonbahara inat, gönlümdeki kışa inat
Büyüttüm sevgimi sana inat
Zifiri karanlık gecelere, zindanlara inat
Aydınlattım kalbimi sevginle
Savrulan yapraklara inat
Kırılan dallara inat
Sellere, boranlara inat
Gözlerden düşen yaşlara inat
Heder etmedim gönül bahçemi
Seversin, gönlüne düşerim diye sevgili…
 

 

 

İnat.....

 
Basamak'lar,yükselmek içindir,
Engeller,aşılmak için,
Hayat'ta,yaşamak için varız,
Bütün iniş,çıkışlara inat.....

Doğduğumuz gün,ölüm'e adayız,
Rabbimiz'in emriyle,
Ebediyet'e ulaşmak içindir,bu yarış,
Fani'liklere inat.....

Bahar'lar yaşanırlar,kış'a yol vermek için,
Gece ve gündüz'ün gayretiyle,
Mevsim'ler,biz'ler için değişirler,
Birgün sonu gelecek olan,son'a inat.....


 

İnat

Yumma gözlerini, dik tut başını
Bunca acımasız yıllara inat
Varsın olsun yine bölüş aşını
Vefadan bi
kullara inat 

Yüreğinle hükmet akıl gücünle
Hep çıkmaza giden yollara inat
Kuşat gönülleri sevgi tacınla
Çirkefe bulaşmış dillere inat

Şeref'im aldanma dünya şanına
İçinden çıkılmaz hallere inat
Ne biliyorsan ver dostluk namına
Paydos diye çalan zillere inat 
 
 
 


 

 

 

İnat bu ya

Sanma ki yıkıldım, sanma ki çöktüm,
Yerlere serildim, boynumu büktüm,
Verdiğin dertleri, yıllara gömdüm..
Hayat sana inat yaşayacağım! ! ! !
Sen tüken,ben hep var olacağım....
Ne çıkar yemişsem dosttan kazığı
Sırtıma yüklesen tuzdan azığı,
Yaramı dağlasan,duymam sızıyı...
Hayat, sana inat yaşayacağım! ! !
Sana ASLA TESLİM OLMAYACAĞIM.



 
dodurgabeyi.tr.gg
 
Facebook beğen
 
DODURGA BELDESİ
 
İlçe [değiştir]
Dodurga - Çorum ilinin ilçesi,

Diğer (kasba, köy, mahalleler) [değiştir]
Dodurga - Ankara ili Yenimahalle ilçesinin köyü/mahallesi (2008),
Dodurga - Afyonkarahisar ili Sandıklı ilçesinin köyü,
Dodurga (Hacıömerler) - Balıkesir ili Dursunbey ilçesinin köyü,
Dodurga - Bartın ili Ulus ilçesinin köyü
Yeni Dodurga - Bilecik ili Bozüyük ilçesinin köyü,
Dodurga - Bilecik ili Bozüyük ilçesinin Kasabası/Nahiye Merkezi
Dodurga - Bolu ilinin merkez köyü/mahallesi (2008),
Dodurga - Bolu ili Mudurnu ilçesinin köyü
Dodurga - Çankırı ili Çerkeş ilçesinin köyü
Dodurga - Çankırı ili Orta ilçesinin Kasabası,
Dodurgalar - Denizli ili Acıpayam ilçesinin Kasabası,
Dodurga - Muğla ili Fethiye ilçesinin köyü
Dodurga - Sinop ili Boyabat ilçesinin köyü Dodurga Barajı

Tödürge - Sivas ili Zara ilçesinin köyü, Tödürge Gölü

Dodurga - Tokat ilinin köyü
0507 8179799_ Ali Beylerbeyi
 
DODURGA TARİHİ:



Dodurganın Tarihi
Orta Asyadan gelen Türk kavimlerin Oğuz Boyunu teşkil eden oymakları arasında yine Büyük Türk Hakanı olan Oğuz Kağan’ın Nizam-ül Mülk yani dünya nizamının mülki idaresini ele geçirmek için altı oğlunu görevlendirdiği hüküm yer alır. Bunları iki kola ayırmıştır. Bunlar Üçoklar ve Bozoklardır, ayrıca bu iki kolun mensup olduğu ve aynı zamanda Oğuz Kağan’ın evlatları olarak varsayılan kişilerde ikiye ayrılır bunlar Denizhan, Dağhan ve Gökhan Üçoklar koluna, Yıldızhan, Ayhan ve Günhan ise Bozoklar koluna mensupturlar. Beldemiz kısaca Oğuzların Bozoklar kolunun Ayhan sancağına teşekkül eden Dodurga oymağına mensuptur. Tarihi Osmanlı ve Selçuklu yazıtlarında hatta Moğolların Anadoluyu istilasını kaleme alan Çin’in tarihi kaynaklarında da yer alan hatta Türk tarihçilerinde desteklediği bu teoridir. Beldemizin ismi Toturga, Totruga isimlerinin gelişmesiyle mükerrer olmuş sonuç itibariyle bugünkü halini almıştır. Dodurga kelimesinin menşei ise Kaşgarlı Mahmud’un “Divan-ü Lügat-it Türk” isimli eserinde Dudriaga olduğu görülmektedir. Kaşgarlıya göre bugünkü Çankırı yöresinin bulunduğu coğrafyada Dodurga beldesine verilen isim Osmanlı Padişahı II.Murad’ın hüküm sürdüğü 1451,1452 yıllarında kadı vekilliği yapmakta olan ve ulema adledilen Dudri ağa yada Bedri ağa isimli kişinin adından gelmiş olabileceği bahsedilmektedir. Yine bununla ilgili olarak ünlü Florensalı seyyah Pegalotti “La Pratica Della Mercatura” isimli eserinde Anadolu beyliklerinde olan iştiraklerinde bir Dudri Ağa’dan bahsetmektedir. Fakat Pegalotti’nin bahsettiği kişinin meskun bulunduğu coğrafi konum Kaşgarlı’nınkiyle bağdaşmamaktadır. Pegalotti’nin iki teorisi bulunmaktadır bunlardan ilki Dudri ağa’nın bugünkü Çankırı bölgesinde 1400’lü yıllarda yaşamış bir bilgin olması, ikinci teorisi ise Dudriağa olarak bilinen bir bölgenin bugünkü Sivas il sınırları içinde yer alan bir yöre adı olduğudur. Fakat tüm bu teorilere rağmen tarihçi ve birçok araştırmacının Çankırı ilinin Dodurga beldesinin ismi teşekkülünü Oğuzlardan aldığını varsaymaktadır. Bu olgu daha kuvvetlidir, çünkü büyük tarihi kaynak olarak bilinen Oğuzların Oğuzname isimli resmi belgesine göre Oğuz boy ve kolların ismi Oymakların ismi Selçukluların Anadolu’ya yerleşmesinden sonra yurt edindikleri bölgeler her oymak kendi adını vermiştir. Dolayısıyla tarihi süreçte göçebe olarak hayatlarını idame ettiren bu oymaklar çadır hayatından yerleşik hayata geçtiklerinde dolayısıyla Dodurga imside burada meskun bulunan oymağın ismi olması sebebiyle yerleşik düzende bölgenin ismi haline gelmiştir. Bunun yanı sıra Dodurga ismini taşıyan bugün çeşitli illerde 24 belde bulunmaktadır. Ayrıca 1520 ve 1566 yılları arasında hüküm sürmüş olan Kanuni Sultan Süleyman devrinde Dodurga Beldemiz Ankara’da bulunan Haymana sancağına bağlıydı fakat o devirde belde değil oymak olarak adlandırılmaktaydı. Yine bunlara ek olarak Türkolog olan İsveçli A.Vamberyan Anadolu oymaklarıyla ilgili bir liste hazırlamış bu listeye göre Dodurga beldemizin ismi Dodoung olarak yer almış yine o dönemlerde konsolosluk görevini yürüten General Petruseviç’in arşivlerinde de beldemizin ismi Doudougah olarak yer almıştır. Petruseviç’e göre Ankara’da meskun bulunan Gökmene sancağının en büyük nüfusa sahip Doudougah oymağıydı. (Dodurga hem Ankara’ya bağlı hem Haymana hem Gökmene sancaklarında bulunmaktaydı.) Petruseviç’e göre bu oymak 1880 yıllarında 4000 vergi nüfusuna sahipti. Ancak 4000 kişiyle adledilen Dodurga oymağının sadece beldemizle sınırlı olmadığı Ankara çevresinde bağlı diğer oymaklarında mensup olduğu bir teşekkül olduğu sanılmaktadır.
Dodurganın Damgası
Oğuz soyuna mensup 24 Oğuz boyunun ayrı ayrı damgaları bulunmaktaydı. Bugün nasıl ki her devlet dairesinin bir resmi mührü var ise Oğuzlarda da her boyun bir resmi mührü vardır. Dodurga beldemizin de Oğuzun yirmi dört boyundan birini teşkil etmesi sebebiyle bir mührü bulunmaktadır. (Bu mühür yukarıda verilmiştir.) Dodurganın mührü bir çok tarihçi tarafından değişik şekillerde tanımlanmıştır. Bugün tarihçilerce geçerli ve doğru kabul edilen aşağıda belirttiğimiz Kartal resmini andıran kafa ve kanat kısmının ima edildiği figürdür. Zaten Dodurga oymağının işaretide Kartal olarak adlandırılan kuş simgesidir.

Bu damgalar Selçuklu ve Osmanlı hanedanlıklarında resmi idarelerde kullanılır, kadı ve oymak beylerinin halkı yönlendirmeleri ve resmi yazıt tespitlerinde bu mühürler kullanıldığı söylenmektedir. Hatta bu mühürlerin benzerlerini Osmanlı padişahları ve devlet erkanına mensup kişilerde kullanmaktaydı.

Dodurganın İşareti
Dodurga oymağı aslında Türkî coğrafyanın bir çok yerine dağılmıştır. Bu oymaklar günümüz itibariyle siyasi, iktisadi ve kültürel anlamda birbirlerinden kopmuştur. Ancak tarihinde tarihinde değişmez bir parçası olan amblemini yani işaretini kaybetmemiştir. Buna en yakın örnek olarak bizde Dodurga oymanğının işareti olan Kartal figürünü Dodurganın Sesi isimli dergimizin amblemi olarak kullanmaktayız. Bunun yanı sıra Sivasın Dodurga mezrasındaki halk, Tokat’ın Turhal ilçesine bağlı Dodurga yaylasındaki köylüler, Amasya’nın Sarı Kurşun köyündeki Dodurga oymağına mensup birkaç aileden teşekkül olan halk, Tarsus bölgesinde yaşayan ve bugün Varsak Türkmenleri olarak adlandırılan Türkmen beylerinin mensup olduğu Dodurga oymağına dahil bütün beyliklerin hemen hemen hepsi Kartal figürünü kendi işaretleri kabul etmektedirler.
Değerli hemşehrilerimiz ; Dodurga beldemizle ilgili her şeyi güzümüzün yettiğince sizlere aktaracağız lakin bu çalışmalarda büyük çabalar sarf edilmektedir. Sizlerin desteğiyle birlikte bu güçlüklerin üstesinden geleceğimize inanmaktayız. Bu nedenle destek, öneri, özeleştirilerinizi bekliyoruz.

Dodurga Kelimesinin Anlamı
Dodurga kelimesini bugün kime sorsanız beldemizin adından ibaret olduğunu ifade edecektir. Fakat Dodurga kelimesi şayet Oğuz’un 24 boyunun Dodurga oymağının mensubiyetindeyse bir çoğumuzun bildiği gibi belde ismini oluşturmaktadır. Ancak Oğuznameye göre her oymağın bir adı ve bu adın bir anlamı ayrıca her oymağın bir işareti, damgası ve sayısı bulunmaktadır. Dodurga kelimesinin anlamıda bu noktada karşımıza çıkmaktadır. Osmanlı kayıtları, Selçuklu arşivleri ve Türk Tarihi araştırıldığında ortak sonuç olarak Oğuz kaynaklarının nitelendirdiği anlam ortaya çıkmaktadır. Bu anlam şudur ki Dodurga demek; Ülke alan, zapt eden, Yurt tutan anlamını taşımaktadır. Tarihi kaynaklar irdelendiğinde 1040 yılında başlayan Selçuklu hanedanlığının kurulma aşamasındaki yıllarda büyük bir payeye sahip olmuşlardır. Bunun yanı sıra yine Anadolu Selçuklularının hüküm sürdüğü 1077-1308 yılları arasında Dodurga oymağı bugünün tabiriyle süvari öncü birlik olmuştur. Bu nedenle Dodurga’nın anlamı Ülke alan, Yurt edinen olarak tarihteki yerini almıştır.


 

 
Bugün 32 ziyaretçikişi burdaydı!
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol